Böbrek hastalarının hem çok zayıf, hem de çok kilolu olmaları sakıncalı olabilir. Hastanın ideal vücut ağırlığına ulaşması ve o kiloda kalması sağlanmalıdır. İki diyaliz seansı arasında 1,5 – 2 kilodan daha fazla kilo alınmamasına özen gösterilmelidir. Vücuttaki tuz, dolayısıyla sıvı dengesini ayarlayan en önemli organ böbreklerdir. Fazla tuz kullanımı veya aşırı sıvı alımı durumunda el, ayak, gözkapakları ve vücudun değişik yerlerinde şişlikler belirir, tansiyon yükselebilir, nefes darlığı vb belirtiler ortaya çıkar. Tuz vücutta su tuttuğu için kısıtlanmalıdır. Yemekler veya ekmekler tuzsuz olmalıdır. Örneğin; yemek yapılırken tuz kullanılmış ise, ekmeğin tuzsuz olması gerekir. Yemeklerinize soğan, sarımsak, karabiber, kimyon, tarçın ve limon gibi çeşni vericiler (baharatlar) eklenerek tuz isteği azaltılabilir. “Diyet tuzu” adı altında satılan tuzlar hekime danışılmadan kesinlikle kullanılmamalıdır.
Sadece tuzu kısıtlamak yeterli olmayacaktır. Kandaki potasyum ve fosfor düzeyleri de büyük önem taşımaktadır. Kurubaklagiller (kuru fasulye, nohut, mercimek, kuru barbunya, piyaz) ve kuruyemişler (fındık, fıstık, badem, ceviz, çekirdek) her 2 minerali de fazla miktarda içerdiği için diyetten çıkarılması gerekmektedir. Kan tahlilleri iyi çıkmışsa, ara sıra pilavın üzerine 2 – 3 kaşık kurubaklagil eklenmesinden ya da 3 – 5 adet fındık yenilmesinden zarar gelmeyecektir. Ancak tabak dolusu kurubaklagil yemeği veya avuç avuç kuruyemiş yenilmesi sıkıntı yaratacaktır.
Potasyum, böbrekler ile atıldığından dolayı böbrek yetersizliğinde kandaki düzeyi yükselir; bu durumda halsizlik, iştahsızlık, kas kuvvetsizliği ve felçler görülebilir. Potasyumun daha fazla yükselmesi halinde ise kalp aniden durabilir. Fosforun kandaki değerinin artması ile kaşıntı, ciltte karıncalanma, uzun vadede damar tıkanıklığı vb sorunlar görülebilir. Bu nedenle; bulgur yerine pirinç pilavı, makarna, erişte, kuskus tüketilmelidir. Kepek ekmeği yerine beyaz ekmek tercih edilmelidir. Kaşar, tulum ve otlu peynir yerine; tuzsuz beyaz peynir, tuzsuz lor peyniri veya krem peynir tercih edilmelidir. Tuzsuz zeytin tercih edilmeli, en azından su içerisinde bekletilmelidir. Kivi, kavun, muz, kayısı, hurma ve kuru meyvelerden (kuru kayısı, kuru incir, kuru erik, kuru üzüm) kaçınmak gerekmektedir.
Ayrıca sebze yemekleri hazırlanırken; sebzeler küçük küçük doğranmalı, bol su içerisinde haşlanmalı, süzülerek yenilmelidir. Sebze yemeklerinin suyu tüketilmemeli, yemeğin suyuna ekmek bandırılmamalıdır. Kuru bamya, bezelye, enginar, pırasa gibi sebzelerden uzak durulmalıdır. Kahve ve gazlı içeceklerden kaçınılmalıdır. Aşırıya kaçmadan açık, şekersiz çay içilebilir. Yemekler veya ekmekler TUZSUZ olarak tüketilmeli.