Doğru Tartım Ne Şekilde Yapılmalı?

Pek çok kişinin üzerine çıkarken çekindiği tartılar ile dost olmak aslında hiç de zor değil. Ölçümler arasındaki farklılığı sevimli kılabilmek adına ilgili uzman doktor ve/veya diyetisyenden destek almak yapılacak en doğru davranıştır. Ancak yine de tartıya çıkıldığında hiç beklenmedik sürprizlerle karşılaşılmaktadır. Bazen olumlu, bazen olumsuz.

Diyet süresince kaçamakların olduğu esnada ağırlık kaybı ile karşılaşıldığında; kişi moral kazanır. Buna rağmen kilo verebilmişim şeklinde düşünceye sevk eden sonuç kişiyi motive eder. Bazı durumlarda ise tam tersi ile karşılaşılabilir: Çok başarılı bir şekilde uygulanan beslenme ve egzersiz programının ardından kilo aldığını fark eden kişi demoralize olur. Halbuki hemen endişelenmemek gerekir. Vücut ağırlığını etkileyen pek çok parametre vardır. Öncelikle bunların gözden geçirilmesi gerekir. İdeal bir tartım;

  1. Haftada 1 kere,
  2. Aynı baskülde,
  3. Aynı kıyafetlerle (hatta kıyafetsiz olarak),
  4. Kahvaltı öncesi,
  5. Dışkılama sonrası yapılabilir.

Tüm bu ilkelere rağmen kabızlık, ishal, kusma, bazı ilaçların kullanımı ve adet dönemi gibi özel durumlar vücut ağırlığını etkilemektedir. Her saat başı tartıya çıkılsa dahi, gün içerisinde aynı 2 rakamı görme şansı çok düşüktür. Mesela 2 bardak su içilmesi durumunda yaklaşık olarak yarım kilo ağırlık kazanılmaktadır. Öte yandan sauna veya ishal nedeni ile vücuttan bol miktarda sıvı kaybedilmektedir. Böylesi durumlar kişinin kilo aldığını veya verdiğini göstermez elbet. O nedenle belirtilen ilkelere bağlı kalınarak yapılacak tartımlar en doğru sonucu verecektir.

İnsanların büyük birçoğu evlerinde bulunan basküllerin yanlış sonuç verdiğinden şikayetçidir. Halbuki her ölçüm cihazı aynı sonucu verecektir diye bir kural yoktur. Ona bakılırsa ülkemizdeki hiçbir cetvelin boyu birbirini tutmamaktadır. Aynı şey tartılar için de geçerlidir. Varsayalım evdeki baskül yanlış sonuç veriyor. Hiç problem değil. Pili bitmiş bir saat de günde 2 kez doğru zamanı gösterir. O nedenle kişinin ağırlığında bir değişim olduğu takdirde yanlış sonuç verdiği düşünülen bir baskül de aradaki farkı doğru olarak gösterir. Önemli olan sürekli aynı baskülü temel almaktır. Öte yandan baskülün hangi zemin üzerinde bulunduğu da dikkate alınmalıdır. Halı ve parke üzerinde yapılan 2 farklı ölçümün de uyumsuzluk göstermesi olasıdır.

Kıyafet faktörü de çok önemli bir parametredir. İlk tartımda üzerinde pijamaları bulunan bir birey, ikinci ölçümde takım elbise giyerek tartılırsa arada bir farklılık görülmesi de çok doğaldır. Benzer şekilde bir şeyler atıştırmak da sonucu direkt olarak etkilemektedir. Rutin bir öğlen veya akşam yemeği kişinin ağırlığını 500 – 1000 gram etkilemektedir. Sabahtan akşama kadar tüketilen tüm besinler düşünüldüğünde, kahvaltı öncesi 72 kg gelen bir bireyin gece yatarken 74 kg çıkması çok da tuhaf karşılanmamalıdır. Kişi ertesi sabah kahvaltı öncesi, dışkılama sonrası baskülde yine 72 kiloyu görmüyorsa o zaman ağırlıkta bir değişim vardır. O nedenle sürekli tartılan bireylerin bu alışkanlığı bırakmalarında yarar vardır.